27 Mart 2013 Çarşamba

30. Haftamız

          30. haftamıza girdiğimiz şu günlerde fiziksel ve ruhen ağırlaşmaya başladım... Eskiden alışveriş merkezlerini dört tur atan bendeniz şimdi iki mağazadan sonra "aşkım oturacak bir yere gidelim" diye söylenmeye başlıyorum... Haliyle bu halimden hiç haz etmiyorum. Artık 3. trimester döneminin özelliklerini gayet güzel gösteriyorum. En belirginleri halsizlik,çabuk yorulma,uyku hali bunların başında geliyor. Sıkılıyorum bu halimden çünkü alışık değilim böylesi bir Nurgül'e. Bu aralar tek istediğim şey aşağıdaki fotoğraftaki gibi olmak...


                         Minnak oğluşumla her geçen gün diyaloglarımız daha da artıyor :) Artık paşamız ne yönde uyumamı isterse o tarafta yatmak zorunda kalıyorum. Uyku pozisyonuma kendileri karar veriyorlar. Bazen inatlaşıp dönmesem de tekmeleriyle ittirmeleriyle annesini yıldırıyor ve dediğini yaptırıyor paşa beyimiz :) 
                Müziğin bebeğin beyin gelişimine katkısı olduğunu öğrendikten sonra 4.aydan itibaren her gün kulaklıkları karnıma dayayıp klasik müzik dinletmeye özen gösterdim. Özellikle şu son zamanlarda müziğe tepkimiz inanılmaz. Kulaklığın olduğu tarafa yönelmeler, müzik başladığı anda atılan tekmeler,içeride dönmeler falan...insan böylesine harika bir mucizeye tanık olunca duygulanmaması mümkün değil. En sevdiğimiz müzikte bu; tık tık :)  Size de iyi dinlemeler ve tatlı uykular :))

21 Mart 2013 Perşembe

HAMİLELİK VE KİLOLAR :)

                 Hamilelikte her kadının korkulu rüyasıdır kilolar... Hele birde bünyeniz kilo alımına çok müsaitse vay halinize... Psikolojik olarak tüm hormonların sapıttığı bir dönemde birde üstüne kilo alıyorsanız psikolojinizin yerlerde sürünmesi normal bir hal alıyor. Hiç bir zaman hamile kalan mankenler gibi 7-8 kiloyla hamileliğimi tamamlayamayacağımı biliyordum. Bu yaşıma kadar orta halli, ara ara kilo alıp(özellikle kış dönemlerinde) veren bir yapım vardı. Hamilelik dönemimin bu zamana kadarki sürecinde korktuğum başıma gelmedi. Sürekli bebeği iyi beslemek adına her şeyi yiyen biri olmama rağmen kilo alımım ayımla orantılı olarak gidiyor. Tabi ki şu anki kilomu ömrü hayatında tartıda görmeyen biri olarak biraz yadırgamıyor değilim ama sorun şu ki aldığım 7 kilonun yanaklarıma eşit şekilde dağılması. Evet aldığım kiloların direk yüzümden belli olması,bu da ne yazık ki kilo alımımın en büyük eksisidir bana. Çok fazla dert ediyor muyum aslında hayır... Kendiyle barışık biri olarak bu kiloların geçici olduğunun farkındayım. Bebeğimin gelişimi için ne yemem gerekiyorsa nasıl beslenmem gerekiyorsa öyle yapıyorum. Arada canım tatlılar,hamurişleri çektiğinde gayette güzel  homili gırtlak götürüyorum :) Kısacası kendimden ve oğlumdan birşey sakınmıyorum...

Bu arada geçtiğimiz ay ki doktor kontrolümden ufak bir diyalog:

Dr. : Nurgül kilo alımın nasıl gidiyor?
Ben: Hocam şimdiye kadar toplamda 6 kilo aldım. ( burada 6. ayımızdayız )
Dr. : Ooo çok iyi ,gayet güzel gidiyorsun.
Volkan: Hocam onda sorun yokta nurgülün hamileliliğinden beri ben baya kilo aldım bunun nasıl bir açıklaması var :))
Dr. : Volkancığım o da babalık sendromuyla alakalı :) Baba olmaya hazırlanıyorsun ya ondan kilo alımın normal :)))

Bunun üzerine koca rahat bir nefes alır ve mutlu olur :) yoksa ortaya çıkardığım ceviz,badem,fındıkları benim bir avuç onun ise geri kalan hepsini yemesini babalık sendromu dışındaki hiçbir gerçek açıklayamazdı :)))


Bu da 9. ay sonunda doğuma giderken ki halimiz olsun :)))

14 Mart 2013 Perşembe

Biz bu aralar...

                   Evet farkındayım bu aralar blogumu aksattım.Yaklaşık 2,5-3 ay sonra evimize kendi küçük ama önemi büyük bir misafirimiz geliyor. E misafir gelmeden bizde evin içinde ufak tefek tadilatları yaptıralım dedik.Ufak tefek diye girdik işe lakin baya büyük bir inşaat/tadilat işi çıktı.Her yer bomba atılmış gibiydi,ben bu halimle üstesinden gelemeyeceğim için can annem yetişti imdadıma. Annelik böyle bir şey galiba evladının en zor zamanında hiç düşünmeden yanında olmak... Hakkını ödeyemem anneciğimin, Allah onu başımızdan eksik etmesin,kolum kanadım herşeyim canım annem... 10 günlük inşaat tadilat maratonundan sonra hele şükür bir düzene girdik.
                Minnoş oğlum ise her geçen gün daha da büyüdüğünü belli ediyor; gerek tekmeleriyle gerekse göbeğimin boyutuyla :) Tabii bu arada 3. trimester dönemine girmiş bulunmaktayım.Hamileliğin en güzel dönemi 2. trimester dönemiydi (yani 3. ve 6. aylar arası) ama saltanatlık sona eriyor galiba. Hoşgeldin "hiçbir şey yapmadan yorulmalar,nefes darlığı,sırt ağrıları,mide yanması,şişlikler" vs... vs...
                 Bu arada geçtiğimiz haftalarda kısa bir tatil için Almanya dan teyzem geldi yanımıza. Ben hep diyorum bu oğlan çok şanslı diye. Canım teyzem bir bavul dolusu bebek eşyasıyla gelmiş. Giysilerinden ayakkabılarına, biberonlarına,bakım ürünlerine kadar bir çok şeyi almış oğluşuma... Alman bebek bakım ürünlerinden Penaten hep favorimiz olmuştur bizim ailecek. Öyle ki yazları bronzlaşmak uğruna haşlandığımızda penaten bebek pişik kremimiz her daim can kurtaranımız olmuştur. Türkiye de ne yazık ki rastlayamadığım için özellikle onları getirmesine ayrıca çok sevindim. Burdan bir kez daha teyzemize kocaman teşekkürediyoruz... Oğluş doğunca ayrıca teşekkürlerini ileticek sana teyzecim :))